Abdi İbrahim Otsuka, geçen yıl başlattığı ruhsal hastalıklar yaşayan bireylere yönelik dilde damgalamayı önlemeyi amaçlayan “Öyle Söyleme” hareketinin kapsamını genişletiyor ve dilde damgalamaya karşı harekete geçecek gençler arıyor. Abdi İbrahim Otsuka, lise ve üniversitelerden 50 öğrenciyi, Öyle Söyleme Elçisi olarak yetiştirecek. “Öyle Söyleme!” hareketinin elçisi olmak isteyen gençler, 20 Şubat 2021 tarihine kadar http://gormezdengelmeyelim.com/ adresine başvuruda bulunabilecek
hekimus + DAHA fazla hayatı iyileştirme vizyonuyla 2012’den bu yana Türkiye’de faaliyetlerini sürdüren Abdi İbrahim Otsuka, ruhsal hastalıklar yaşayan bireyler ve yakınlarının en büyük sorunlardan biri olan damgalanmaya karşı, dilde değişimi sağlamayı amaçlayan “Öyle Söyleme” hareketinin kapsamını genişletiyor.
Abdi İbrahim Otsuka, toplumun tüm kesimlerini, günlük dilde kullanılan ve damgalama içeren hatalı söylemler konusunda farkındalığa davet edecek, “dilde değişim” çağrısı yapacak gençler arıyor. Science of Impact, iş birliğinde gerçekleştirilen proje kapsamında verilecek eğitimlerle, gençleri ruhsal hastalık yaşayan bireylere karşı gösterilen olumsuz davranış ve dilin yıkıcı etkilerine dair bilinçlendirmek amaçlanıyor.
Şirket ‘gençler sıra sizde’ diyerek, lise ve üniversite öğrencileri arasından seçilecek 50 gönüllü elçi yetiştirecek. Farkını ortaya koyarak değişimin öncüsü ve “Öyle Söyleme!” elçisi olmak isteyen öğrenciler http://gormezdengelmeyelim.com/ internet adresinde yer alan formu doldurarak 20 Şubat tarihine kadar başvuruda bulunabilecek.
Gençler 1,5 ay sürecek olan eğitim programında uzman psikologlardan online platform üzerinden eğitim alacak; paylaşım çemberi ve yaratıcılık atölyesi gibi etkinliklere katılacak. Katılımcıların, ruhsal hastalıklar yaşayan bireyleri ötekileştiren ve toplum dışına iten dil ve davranış alışkanlıklarının değiştirilmesi için aksiyon almaları sağlanacak. Gençlerin özel tasarlanmış eğitimler sonrasında, projeyi en az 5 arkadaşına anlatmaları gerekecek. Eğitim süresince gençlerden yetkinlik ve yaratıcılıkları doğrultusunda konuyla ilgili kısa film, blog gibi içerikler üretmesi de istenecek.
Önemli bir toplumsal meselenin çözümü ile ilgili eğitime katılacak olan gençler, ruh ve sinir hastalıkları, empati ve iletişim gibi konular hakkında bilgi sahibi olacaklar. Ruhsal hastalıklar ile yaşayan bireylerin damgalanması sorunu ile ilgili çözümün bir parçası olacak öğrenciler, inisiyatif alacakları etkinlik ve üretimlerle kendilerini etkili kanallarda ifade etme fırsatı bulacak. Eğitim sonrasında gönüllü olarak projede yer alacak gençlere Abdi İbrahim Otsuka tarafından “Öyle Söyleme Elçisi” sertifikası” verilecek.
Amaç olumsuz davranış ve dilin yıkıcı etkilerini önlemek
“Öyle Söyleme!” hareketine gönüllü elçi yetiştirme projesi hakkında bilgi veren Abdi İbrahim Otsuka Şirket Yöneticisi Elif Elkin, şunları söyledi: “Günümüzde, özellikle de sağlık alanında, şirketlerin en büyük yükümlülüklerinden biri tüm paydaşların hayatına dokunan bir yapıda olmaları. Biz bunu anlamlı bir amaç uğruna çalışma ve sosyal fayda yaratma misyonumuzla birlikte değerlendiriyoruz. Bu nedenle de, psikiyatrik hastalıkların tedavisinde önemli engellerden biri olan sosyal bilinç için çalışıyoruz. Bu durumu düzeltmek için herkese görev düşüyor. Değişimin dilde başladığından yola çıkarak Öyle Söyleme! hareketimizle öncelikle kendi düşünce ve sözlerimizde başlayacak bir davranış değişikliğine çağrı yapıyoruz. Arkadaşlarımızı, ailelerimizi ve iş çevremizdeki herkesi, günlük dilde ruhsal hastalıklara atıfta bulunan damgalayıcı söylemlerden uzak durmaya, bu tip söylemlerin farkında olmaya davet ediyoruz. Özellikle hasta ve hasta yakınlarının yaşadıkları zorluklar konusunda empati yaparak ve günlük dildeki hatalı kalıplara karşı daha dikkatli olarak hareketimize katılmalarını rica ediyoruz. Gençler, toplumsal konularda çok duyarlı ve etkili. Biz de dildeki ayrımcılığı ortadan kaldırmak için onların enerjisine güveniyoruz. Bu projelerle ruhsal hastalığı bulunan bireylere yönelik ayrımcılığı ortadan kaldırmayı hedefliyor, hasta yakınları da dahil olmak üzere dokunduğumuz hayatları iyileştiriyoruz.”
Öyle Söyleme! Hareketi
Abdi İbrahim Otsuka’nın 2019 yılında yaptırdığı “Türkiye Şizofreni Algısı, Bilgi Düzeyi ve Şizofreniye Bağlı Damgalama ve Ayrımcılık” araştırmasına göre; şizofreni toplumda bilinirliği yüksek bir hastalık olmasına rağmen, halk arasında negatif bir algıya sahip.
Araştırmaya göre toplumda ilk akla gelen ruhsal hastalıklar arasında depresyon birinci sırada yer alıyor. Toplumun şizofreni hakkında bilgi aldığı kaynaklar arasında hekimler ve sağlık profesyonellerinin oranı sadece yüzde 12 ile sınırlı. Akrabalar, arkadaşlar, aile, televizyon reklamları ve internet yüksek oranda bilgi kaynağı olarak gösteriliyor.
Toplumun dörtte biri şizofreni hastalarının hiçbir zaman iyileşmeyeceğini ve çalışamayacağını, beşte biri ise hastane dışı ortamda yaşayamayacaklarını düşünüyor. Diğer bir çarpıcı sonuç ise toplumun beşte birinin şizofreni hastalığına cinler veya büyünün neden olduğunu düşünmesi. Toplumun yarısı bu konuda bir bilgisi olmadığını ifade ederken, sadece üçte biri şizofreniye cinler veya büyünün neden olmadığını net olarak söyleyebiliyor. Bu sonuç çağdaş tıp ve bilimsel anlayış ile toplumu oluşturan bireyler arasındaki uçurumu gözler önüne seriyor.
Toplumdaki tutum ve davranışlar, şizofreni hastalığının tedavisinde büyük rol oynuyor ancak araştırmaya katılanların %50’den fazlası “Şizofreni hastası olan bir kişinin doktorluk, öğretmenlik yapmasını istemem”, ve “Şizofreni hastası bir kapı komşum olsa, bundan rahatsız olurum” cümlelerini onayladığı görülüyor. Yani toplumu oluşturan bireyler, şizofreni hastalarına yakın olmak istemiyor. Durum böyle olunca şizofreni hastasının yalnızlığı, toplumun duyarsızlığı ya da kayıtsızlığı ile daha da derinleşiyor.
Abdi İbrahim Otsuka, 2014’te şizofreni konusunda farkındalık yaratmak amacıyla “Görmezden Gelmeyelim’’ projesini başlattı. Proje kapsamında Türkiye’nin dört bir yanında şizofreni hastalığı konusunda toplumsal bilinç oluşturmayı hedefleyen “Görmezden Gelmeyelim – Tarih Öncesinden Günümüze Şizofreni Serüveni” düzenlendi. Sergi 6 yılda 5 milyon kişi tarafından ziyaret edildi.
Abdi İbrahim Otsuka, Görmezden Gelmeyelim projesini bir sonraki aşamaya taşımak ve damgalama alanında akademik bilgi birikimine destek olmak amacıyla 2019 yılında “Türkiye Şizofreni Algısı, Bilgi Düzeyi ve Şizofreniye Bağlı Damgalama ve Ayrımcılık” araştırmasını gerçekleştirdi.
Araştırma dünyanın önde gelen derneklerinden biri olan ESOMAR tarafından ‘Fark Yaratma’ (Making-a-Difference -Good Health and Well-being) kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü.
Bundan sonraki adım ise dildeki ayrımcılığı ortadan kaldırmak amacıyla 2020 yılında hayata geçirilen “Öyle Söyleme!” hareketi oldu. Görmezden Gelmeyelim çatısı altında başlatılan bu harekete Şizofreni Dernekleri Federasyonu, Bipolar Yaşam Derneği, Türkiye Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Derneği, Türk Nöropsikiyatri Derneği de destek verdi. Bütün platformlarda dikkat çeken “Öyle Söyleme!”, toplumun her kesiminden büyük ilgi gördü.
“Öyle Söyleme!” hareketi, öncelikle herkesi kendi düşünce ve sözlerinde bir davranış değişikliği başlatmaya çağrı yapıyor. Günlük dilde ruhsal hastalıklara olumsuz anlam yükleyen damgalayıcı söylemlerden uzak durmaya, bu tip söylemlerin farkında olmaya davet ediyor. Abdi İbrahim Otsuka, gençlerde damgalama farkındalığı yaratma çalışmalarında bugüne kadar pek çok üniversiteden 2.400’ün üzerinde öğrenci ile sanal ortamlarda bir araya geldi.
UYARI!
Hekimus.com sitesinde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm sağlık ve tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme gayesindedir.
Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor'un yerini tutamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez.
Hekimus.com'da yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır.
Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Hekimus.com, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.